Gönderi

184 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Kendi defterimden alınmıştır.
Gerçekten beş, yalancıktan altı yaşındaki bir "bızdık" çocuğun böyle ağlatacağını tahmin etmezdim. Bu kadar akıllı bir çocuk ancak bu kadar ezilebilir, ancak bu kadar kıymeti bilinmezdi. Zezé fakir ailenin kalabalıklığı içinde hor görülen masum bir çocuktur. Ailesi yaptığı yaramazlıktan sonra onu şeytanın çocuğu ilan eder. Sokaktaki insanlar, mahalledeki herkes onun yaramazlığından muzdariptir. Çocuk aklıyla yaptığı kimi zaman masum, kimi zaman yaramaz şeyler dayak yemesine sebeptir. Kullandığı çok güzel bir terim var: "bir kere şeytan dürttü mü..." Yeni taşındıkları ev hayatını etkileyecek olaylara gebedir. Eve ilk geldiklerinde kendi payına ağaçlardan 'şeker portakalı' ağacı düşer. Önce üzülür ama sonra onun konuşabildiğini fark eder. En iyi dostu bu fidan iken okula başlayan Zezé beni öğretmeniyle olan konuşmasında ağlattı. Zezé'nin dünyasını ondan iyi anlatan olamaz. Ama şeker portakalından sonra edindiği dost Portekizli adam şüphesiz Zezé ike aynı duyguları hissetmeme neden oldu. Kitabın sonunda çok ağlamıştım hiç aklımdan çıkmıyor. Aklımda da hep bi soru dolaşıyor. Acaba Zezé' nin küçük yaşta hayal ettiği şeyi Portekizli mi yaptı?
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231.7k okunma
·
34 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.