Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bunun kime, ne getirisi vardı?
Devrimler bazen bir milletin bilgeliğini, bazen de kendine ihanet ettiğini gösterir. Bu bağlamda, Japonya ve Türkiye örneği çağdaş tarihin klasik örneklerinden biridir. Geçen yüzyılın sonu ile bu yüzyılın başlarında bu iki ülke, birbirine benzer, mukayese edilebilir ülkeler gibi görünüyorlardı. İkisi de tarihte önemli bir yere sahip, kendilerine has kadim devletlerdi. Şanlı geçmişi kimi zaman imtiyaz, kimi zaman yük olan bu iki ülke aynı gelişim düzeyinde bulunuyordu. Kısacası, gelecekleri aynı olabilirdi. Ardından, bildiğiniz üzere iki ülkede de çeşitli devrimler gerçekleşti. Başkasının hayatı yerine, kendi hayatını yaşamayı tercih eden Japonya, geleneklerini yeniliklerle birleştirmeye çalıştı. Türkiye'nin modernistleri ise farklı bir yol seçmişti. Bugün Türkiye üçüncü sınıf bir ülkeyken, Japonya dünyanın ileri gelen ülkeleri arasındaki yerini almıştır. Japon ve Türk devrimcilerin felsefeleri arasındaki farklılıkların en belirgin şekilde ortaya çıktığı yer alfabedir. Türkiye, dünyanın en kusursuz ve en yaygın alfabelerinden biri olan 28 harfli Arap alfabesini kaldırırken, Japonya, romaji Latin alfabesi kullanma talebini reddetmiştir. Japonya, karmaşık alfabesini kullanmaya devam ederek, devrimden sonra 46 karakterin yanı sıra, Çin yazı sistemindeki 880 karakteri de kendi alfabesine uyarlamıştır. Günümüzde Japonya'da okuma-yazma bilmeyen yok. Türkiye'de ise Latin alfabesine geçişin üzerinden kırk yıl geçmesine rağmen ülke nüfusunun yüzde ellisi okuma-yazma bilmiyor. Bu öyle bir sonuç ki, bu durumu kör bile görebilir. Bununla da kalmıyor. Kısa süre sonra, sorunun yalnızca basit bir kayıt aracı olan alfabeden kaynaklanmadığı tespit ediliyor. Gerçek sebep ve sonuçlar aslında çok daha derin ve anlam yüklüydü. Medeniyet ve gelişimin temelinde yakıp yıkmanın, reddetmenin aksine devamlılık yatmaktadır. Alfabe bir milletin tarihini 'aklına kazıma" ve devamlılığını sürdürme aracıdır. Arap alfabesinin kaldırılmasıyla Türkiye, tüm zengin geçmişini kaybetmiş, basitçe üzerine sünger çekerek barbarlık raddesine ulaşmıştır. Buna paralel gerçekleşen bir dizi devrim ile birlikte yeni Türk nesli manevi bir temelden mahrum kalmış, maneviyatı elinden alınmıştır. Türkiye hatıralarını, geçmişini unuttu. Bunun kime, ne getirisi vardı?
··
44 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.