Gönderi

“Kendimi öylesine bırakmak, kendimi unutmak, uyumak isterdim,” diyorsun Roguentin gibi, “Heyhat yapamıyorum, boğuluyorum: Varoluş her yandan bana nüfuz ediyor, gözlerimden, burnumdan, ağzımdan...” Ya sonra? “Ama birden, evet aniden, perde yırtılıyor, anladım, gördüm.” Neyi anladın kardan adam, neyi gördün, neydi o yırtılan perde? Neydi o bir anlığına şimşek gibi kendini gösteren, sonra hemen çekiliveren varlığın yırtmacından? Neydi o şey seni böyle heyecanlandıran? Aniden perde yırtılıyor. Ve yine birden kapanıveriyor. Geride yakıcı bir hasret bırakarak. Gör bak nelere mal oluyor gözün bir anlık sarkıntılığı!
·
161 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.