"Dışarıda kar serpiştirmeye başlamıştı. Hâlâ akşamüzeri park ettikleri yerde bekleyen minibüsün içinde, Nikolay belki İngilizce konuşmalardan bir şeyler çıkarırım diyerek kulaklıkları takmıştı ama Cemil ile Aliki'nin aşk fısıltılarını daha fazla dinlemeye dayanamadı: "Şu işe bak, adam içerde karıyı götürüyor, bizim de burada kıçımız donuyor."