Türklere sonsuz hududlarını bekletiyorlardı. O iyi günleri ananlar: "Ne iyi günlerdi!" dedikleri zaman
sormalı: "Evet çok iyi günlerdi. Lakin kimler için?
Evet o iyi günlerde Türk milleti bir kapı halkının saadeti için hem halini feda ediyordu, hem de istikbalini; hem o zaman Yemen'lere iki milyon Türk gömüyordu, hem de haberi olmaksızın Düyun-u Ummiyye'ye müebbeden esir oluyordu. Türk milleti adını bile sevmiyen bir kapı halkının saltanat siyaseti uğrunda, hiç bir zaman kendine aid olmayan
ülkeleri müdafaa etmek için asırlarca ordular çıkardıktan sonra, İzmir'de Yunan düşmanı karşısında, kendi öz vatanını müdafa etmek için ordusuz kaldı.
Böyle bir neticeden sonra bile saltanat siyasileri,mevhum olsa bile zarar yok, hulyalarından vaz geçemiyorlar.
Onlara ana vatanda, emeğine mukabil, yemek usuliyle kurulacak bir devlet zindan gibi görünüyor.