Gönderi

Kendini bilen insanın böyle bir kaçışa ihtiyacı yoktur. Çünkü insanın kendisine sığınması bütün anahtarları kendi emrinde bulundurabilme ihtimalini artırır. Her kişinin elinde bulundurduğu anahtar, geçmişini taşıyan sandıkların kapağını aralar. Cebinizde bir başkalarının anahtarını taşıyorsanız çoklar tarafından yutulmuşsunuz demektir ve kendinize ait olmayan bir şeyi kaybedemezsiniz. Kazanmış zaten sayılmazsınız. Herkese ait olan bir anahtarla hiçbir kapıyı açamaz, herkesin girebildiği kapının ardında da bir hayatın var olduğuna delil teşkil edebilecek hiçbir ize rastlayamazsınız ve kendinizi inşa etmiş olduğunuz küçük hücrenizin çelik kapısının üzerindeki dar penceresinden dışarıya bakmış gibi yapar ve arada bir görebildiğiniz ''gardiyanın cebindeki anahtar''ı arzular durursunuz. Sizi hep anahtara ulaştırmak vaatleriyle kandıran şeytan, hücrenizde sizinle hep satranç oynar. Satranç tahtanızdan eksilttiği piyonun yerine hep sizi koyar ve sizi bizzat bu piyonla yani kendinizle mat eder. Ne şahlar dayanabilir bu ihanete ne de vezirler. İşte burada tam da bu ihanetin karşısında dimdik duran biri vardır ki o da ''şair''dir. Şiirlerini siper edip şahın öpülen eteğini tükürüklerle bile boğabilir.
·
2 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.