Gönderi

Ekmeği müşterinin evine götüren ise fırıncı değil, tablakârdı (tabla,İtalyanca' dır). Bu kelime İtalyanlar'dan kalmış, diğer birçok deyim gibi. Çünkü Türkler, yıllarca ülkenin sahibi, fakat asker, idareci olmuşlar. Sanatkârları, tüccarları İtalyanlar ve Rumlar olmuş. Tablakâr'ın "kâr" eki de Farsçadır. Ekmeğin resmi adı ise ekmek değildi. Devlet ona "nân-ı aziz"derdi. Bu da Acemcedir. Ekmekçi esnafına da "Habbazan cemaati" denirdi. (Arapça "hubs"dan türemiş bir söz)
·
35 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.