Gönderi

·
Not rated
Kronik olarak mutsuz, dirimi hiç kalmamış bir adamın romanı İnsanlığımı Yitirirken. Topluma yabancılaşan ve roller icabı maskeler takınmayı tercih eden bir karamsarın romanı. Neden yaşıyoruz, yaşamanın ne manası var, iyilik, kötülük nedir gibi derin sorular sorup sonra cevaplarının peşine düşmektense, kendi yaşamını canlandırmaktan ziyade ölmeyi, uyuşmayı seçen bir adamın romanı. Dönüp çocukluğuna baktığımızda, orada görülmek, sevilmek isteyen çocuğu hemen görüyoruz, istismar edilen, ihmal edilen, yalnız bırakılan çocuğu. Çocukluk mühim, hepimiz biliyoruz, tamam. Ama yetişkin olan çocuğun da kendi çocukluğuna karşı bir sorumluluğu var gibi geliyor bana. Geçmiş travmaların içine saplanıp hep alacaklı gibi beklemenin ya da saplandığın yerde debelenip durmanın ötesine geçmeye de yetişkinin gönlü olmalı biraz. Orada sanırım en mühim şey; o isteği duyabilmekte. Yaşama gücü olmayınca insanın her şey inanılmaz anlamsız geliyor. Belki de yaşamın biricik anlamı ya da en birinci amacımız onu canlı tutmaktır. İçim sıkılıyor, hiç bunları düşünecek havamda değilim. Müzik falan açmalı, yürüyüşe çıkmalı, iki dost görmeli, kuşlar, bulutlar, deniz… İnsan gözünü doğadan, elini insanlardan çekmemeli. Yalnızlık Allah’a mahsus
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202333.8k okunma
·
53 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.