Gönderi

440 syf.
·
Not rated
·
Read in 17 days
Intellectual Intelligence Versus Emotional Intelligence
Kafamın karışık olduğu bir anda okumaya başladığım için satırları ziyan etmemek adına okumaya iki kez baştan başladım. Bence buna değdi çünkü sona geldiğimde güzel bir araştırma-inceleme kitabı okumuş oldum. Goleman, IQ ve EQ'nun üstünlüğünün insana; sosyal, akademik ve hayatın birçok etkileşimsel evresinde nasıl yansıdığını incelemiş. Anlatıma ilk olarak, beynin yapısını tanıtmakla başlıyor. Bunu da bir duygu hissetmemiz veya mantık kurmamız gibi eylemler esnasında, beyinin hangi bölgelerinin uyarıldığını açıklayarak yapıyor. Örnek vermek gerekirse: Mantıksal düşünmek ve plan yapmak için prefrontal kortekste birtakım tepkimeler gerçekleşirken; korkuyu yorumlamada limbik sistemdeki amigdalanın verdiği sinyallerin tam olarak nasıl meydana geldiği anlatılıyor. Böylece kitabın ilk çeyreğinde, IQ ve EQ olarak ayrımını yaptığımız şeyleri nörofizyolojik bir temele oturtmuş oluyoruz. Daha sonraysa bunlardan birinin üstün, diğerinin zayıf olduğu durumlarda ortaya ne tür problemler çıkardı? Nitekim IQ'su çok yüksek ama EQ'su çok zayıf bir bireyin yaşayacağı adaptasyon problemleri neler olurdu? Veya hangisinin baskınlığı yaşadığımız dünya açısından daha avantajlıdır? Örneklerle açıklanıyor. Yazarımız, geleneksel zeka (IQ) kavramının abartıldığı kadar duygusal zekanın da (EQ) önemli olduğunu düşünüyor. Fakat aşırı kaygılı bireylerde, meydana gelen stresin, çeşitli patojen faktörlere zemin hazırlaması bile EQ'nun fazla duyarlı olmasının bir eseri değil midir? Diye düşünmeden edemedim.
Duygusal Zekâ EQ
Duygusal Zekâ EQDaniel Goleman · Varlık Yayınları · 20192,820 okunma
·
60 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.