Tek kelimeyle MUHTEŞEMDİ. Yazarın The Faithfull and the Fallen serisini okumayı çok istiyordum ama çevrilmediği için okuyamadım. O yüzden bu kitabını görünce konusuna bakmadan direk okumak istedim ve hiçbir şekilde bundan pişman olmadım. John'un anlatımını çok beğendim. Okurken sanki bir film sahnesinin içindeymiş gibi hissettim. İlk başlarda çok karakter olduğu ve 3 farklı kişinin olaylarını takip etmekte zorlandım ama sonra alıştım.
Varg'ın gizemini önceden tahmin etmiştim ama Kan Yemininin gizemini hiç tahmin edememiştim. Grend'in Elvan'a olan sadakati çok hoşuma gitti, güzel ikililer. Ölüm İttifakı'nı ve Kan Yeminlileri aşırı birbirine benzettim. Amaçları farklı olsa da bir yerde birbirlerine olan sadakatları ve grup yapıları bir bakıma aynıydı. Tabiki ihanetlerin hiçbirini beklemiyordum. Bu yüzden John Gwynne'ne daha çok bayıldım. Thorel'i de çok sevmiştim, hatta en sevdiğim karakterdi diyebiliriz, güçlü ve pozitif bakış açısı olan biriydi. Orka ise başlarda bana geçmişin karanlığında takılı kalmış ve hep en kötüsünü düşünüyor gibi geldi. Belki bu yüzden Orka en sevmediğim karakter oldu ama ilerleyen bölümlerdeki savaş bölümlerini çok beğendim ve giderek Orka'ya daha çok ısındım. Kitabın sonunda karakterlerin sonunda birbiriyle bir şekilde bağlanması çok iyiydi, nasıl baglanacaklarını çok merak etmiştim ve sonuç beni tatmin etti. İkinci kitap için sabırsızlanıyorum.