Gönderi

Genç ağladı ihtiyar sustu, yeni gören bağırdı, önceden gören "Buranın işleri hep böyle," dedi, peki genç yaşlıdan ne öğrendi? Burası hep böyledir, göreceklerin hep bunlar ve böyleleridir, bil ve alış dendi. Alış ki yapacağın yoktur, alış ki elin kolun sana sade yüktür, alış ki gözün bir dert kapısı ve manayı sez diren ama çözdürmeyen bir kuyudur, alış ki bütün bu dağ- lar ve taşlar neye tanıklık etseler ve bastığın her yer ve geçen piknik yaptığın ağacın altı aslında bir kabir ise de "kim bi- lir kimin?" dediğin anda işte senindir. Bütün bu tanıklıklar- dan suçlu çıkacak olan uzandığın ve söylediğin, şikâyet ettiğin ve olmaz olsun dediğin anda sensin, elbet sen ya kim? Dünyayı kime şikâyet edeceksin, koyunları öldürene mi sürüteceksin, her şeyin bir sebebi varmış ama Hızır ile gezmiyorsun ki nereden bileceksin, beterinden sakınmak için ölenin bile ardından öldüreni öveceksin, ervâhileri ürkütmeden sen de suspus õleceksin.
·
42 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.