Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bu duyguyu tanıyacaksınız: 'Siyaset Meydanı'nı ya da benzer bir programı seyrettikten, basında bir haber okuduktan ya da yorumcuların, mesela nükleer santral, mesela enflasyon, mesela eğitim konularındaki konuşmalarını dinledikten sonra insanın içinde kalan duygu: Argümanların sonuçsuz, soruların cevapsız, hükümlerin havada kaldığı duygusu. Ve bunu izleyen o tuhaf umarsızlık hali. Umarsız, çünkü 'vardığın sonuca değil, sonuca varış şekline karşıyım' alışık olduğumuz bir murakabe mekanizması değil. Söylenene muhalefet hemen her zaman muhatabın 'demokratik konuşma hakkının ihlali' şeklinde anlaşılıyor ki, bunun da yıllar yılı susturulmuş insanların beklenebilir tepkileri olarak doğal karşılanması gerek zahir. Hasılı, korkarım, akıl yürütmenin, muhakemenin birtakım kuralları olduğuna, bu kuralların matematik kurallarına benzediğine arkadaşları ikna edemedim. Nasıl ki, matematik kurallarına uymayan bir matematikçi düşünülemez, mantık kurallarına uymayan bir iddia/bir argüman sahibi de düşünülemez – bu hususu açıklamakta da yetersiz kaldım, besbelli...
Sayfa 92 - EverestKitabı okudu
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.