Siyasal islamcılık ve muhafazakar milliyetçilik, 1950'li yıllardan itibaren anti-kominist bir anlayışla ve emperyalizmin işbirlikçisi olarak şekillenmiştir. Oportünist (ilkesiz) bir karakter kazanmıştır. İslamcılığın mayasında bulunan ilkesizlik yani takiyye ve ehveni şerriye anlayışı bu süreci kolaylaştırmıştır. Bu anlamda aktüel islamcılık ve ülkücü milliyetçiliğin kaynakları esasen birbirine çok yakındır.