"...
Sessizce el sıkıştık, parmaklarımız hasretle birleşti, sonra birden ayrıldılar... Sanki kovalıyorlarmış gibi arkama bakmadan aceleyle kaçtım. Başımı çevirerek son kez dostumu göreyim dedim, ama kendimi tuttum. İçimden şöyle demiştim:
"Geri dönme! Yürü!..."