Gönderi

Dertlerin büyüğü...
Yirmi yaşında iken on dört yaşında yeryüzünde bir melekle evlenmişti ve sanki bir rüya görmüştü. Bir sene sonra o melek beşikte bebek bırakıp uçmuş, gitmişti. Sebati Efendi cünun sahrasına birkaç kere gidip dönmüştü. Meleğin yadigârı bebek kızdı, billursan bir gül goncasıydı. Sebati Efendi adını "Nazike" koydu ve haftalar, aylar, yıllar boyunca elleri mi, ayakları mı, saçı mı, kaşı mı, gözü mü, hali mi, edası mı, yüzündeki gamzesi, yanağındaki beni mi,neresi anasına benzeyecek diye bekledi. Nazike anasına benzemedi ama bir başka melek oldu. Sebati Efendi'yi de bu sefer bir başka dert sardı: Güzeller güzeli kızını kocaya vermek.
Sayfa 87 - Doğan Kitap
·
55 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.