Kitabın sunuş bölümü ile başlamak istiyorum yaklaşık 30 sayfaya kadar sürüyor. Hem sunuşun uzun olması hem de kullan dığı Arapça ve yabancı sözcükler sıkabiliyor. Çevirmen okumanın insanı ne kazandıracağı ile ilgili insanın özüne dair,çevirmenlere dair, öğretmenlerlere dair, millet olarak kitaplara olan ilgimiz ve alakamızla ilgili ve benzeri birçok konuda konuşmuş. *Can sıkıntısı ve ıstırabın insan hayatında iki temel düşman olduğu,dış isteklerin sürekli olması,sürekli İhtiyaç halinde olmak ıstırap getirir.Elinde olanla yetinmeyip daha fazla istemek can sıkıntısı yaratır. *Akıllı adamın kendini kalabalık insan topluluğundan sıyırıp daha sakin mütevazı bir hayattı arayacaktır.Yalnızlığı seçmesi gerektiğini boş vakti araması gerektiğini söylüyor. *Ruh boşluğunun nelere sebebiyet verdiğini, akıllı adamın can sıkıntısından de ıstıraptan nasıl kurtulması gerektiğini açıklıyor. Ahmaklığın ne olduğunu nelere sebepiyet verdiğini düşünürlerin sözleriyle açıklıyor. Alıntı:Seneca: ahmaklığın kendi kendisinin yükü olduğunu bildirir. İsa ben sirak: Bir ahmağın hayatı ölümden daha berbattır. *Boş saatlerin verimli kullanılması gerektiğini, cahil insanların boş saatleri anlamsız kullandıklarını söylüyor. Kağıt oyunlarından bir insanın hem nasıl boş zaman geçirdiğini hem de kendisini nasıl değiştirdiğini anlatıyor, uzak durulması gerektiğini söylüyor. *Dışsal etkilemelere bağlı kalmamanın,kendine yeterli olmak gerektiğini söylüyor. Alıntı sayfa 41: "Mutlu olmak kendi kendine yeter olmak demektir." *Akıllı adamın yapması gerekenler arzulardan uzak durmak, makam mevki peşinde koşmamak olduğunu söylüyor.Can sıkıntısının en büyük kurbanlarının yüksek sınıflar ve varlıklı insanlar olduğunu söylüyor. *Yaşamı 3 kategoriye ayırıyor. Yaşamsal enerji, Adele gücünün zevkleri, Duygu ve duyarlılık zevkleri. Duygu ve duyarlılık zevklerinin diğer ikisiyle kıyasla üstün olduğunu söylüyor. *Tabiatta insan zihninin diğer canlılardan üstünlüğünü zihne ait olmayan diğer zevkleri düşük seviyede olduğunu, aklın öneminden bahsediyor. Sıradan insanların ve düşünce bakımdan zengin insanların karşılaştırılmasını yapıyor farkını ortaya atıyor.Zihinsel ve şahsi hayat sürenlerin karşılaştırılması yapılıyor, sıradan insanın hayat tarzından bahsediyor, serbest zamanın öneminden ve mutluluk getireceğinden bahsediyor, düşünürlerle destekliyor. *Nasıl bir okuma yapmamız gerektiği ile ilgili açıklamalarda bulunmuş. Her boş zamanda okumanın okuduklarını eğer düşünsel bir süreçten geçmeden okunmuşsa faydasız olduğunu,yüzeysel okumanın faydasız olduğundan söz ediyor okuduktan sonra düşünmenin öneminden bahsediyor. *Piyasa kitaplarına, yazarlara,yayıncılara el birliği içinde bu kötü kitapları halka sundukları için eleştiride bulunuyor.Bu tarz kitapların iyi kitapların önüne geçtiğini söylüyor *Okumak için ayıracağımız zamanı iyi ve nitelikli kitaplara ayırmamız gerektiğini söylüyor, bir eseri ikinci kere okumanın öneminden bahsetmiş hazzetmek için önemli. *Yazarlık ve üslup adlı bölümde yazarların türlerinden bahsetmiş bu yazarların bazılarının para kazanmak için yazdıklarını, kiminin ise konu için yazdığını söylüyor. Bir başka yerde de 3 tür yazar olduğunu söylüyor:1-düşünmeksizin yazanlar 2-yazarken düşünenler 3-yazmaya başlamadan önce düşünmüş olanlar hangi yazarları okumamız gerektiğini hangi yazarların daha netelikli olduklarını, kötü yazarların özelliklerini dile getirmiş. *Yazar eserlerini İsimsiz imzasız yayınlayanlara ciddi eleştiriler getiriyor. Bunu kitapta uzun uzun dinlendiriyor. Bu tür kişilere engel olmak gerektiğini söylüyor. Bir yazar nasıl bir üslup takınması gerektiğini,anlatması gereken şeyi açık anlaşılabilir bir şekilde yazması gerektiğine, zor olanı kolay anlatmak olduğunu söylüyor,fakat yazarların eserleri sözcüklere boğduğunu Detay ve ayrıntılara yer verdiğini ve bunun da eseri anlaşılmaz yaptığını söylüyor. *Yazar Almanları eleştiriyor dili kötü kullandıkları için, birçok kesime ciddi eleştiler yapıyor. Düşünmek üzerine adlı bölümde yazar kişinin kendi kendine düşünmesini istiyor hazır bilgiyle oluşturulmuş düşünceye karşı çıkıyor. Okumuş olduğumuz eseri eğer olduğu gibi alıyorsak o yazarın düşündüğünü aldığımızı gösterir diyor. Bir çok konuda önemli bilgiler veren, ve bir çok alıntı yapacağınız, İyi kitaplara ulaşmak için bizlere ipucu veren, nitelikli bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Okumak, Yazmak ve Yaşamak ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20133,680 okunma

43 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kadir gürgen