Yarı heyecanlı, yarı kederli bir hali vardı Nikola'nın. Birçok kez, birçok şeye âşık olmuştu: Annesinin saçlarına, babasının kütüphanesine, ağabeyinin şöhretine, gece uçuşlarına, dünyanın giderek genişlediği hissine. Şimdi ise bir kez daha âşık oldu; ama kara gözlü Karlovaç güzellerinden birine değil. Bu asil kahraman, her güzelde bir kusur bulurdu, halk şarkısının da dediği gibi. Nikola'nın elektriğe olan aşkı, diğer gençlik aşklarıyla kıyas dahi edilemezdi.