Sayfa sayısı ve akıcılığı gereği bir kaç saatte okuduğum fakat yine de her detayıyla hatırladığım bir kitap. Bu kitabı okuyalı ise sekiz ay kadar olmakla birlikte o kadar güzeldi ki her detayını hatırlıyorum. Bu kitap yüzünden şimdi gidip Monte Carlo'yu görmeyi görmek istiyorum ve bunun da Zweig'in becerikli kaleminden kaynaklandığını biliyorum. Nasıl anlatsam, hikayesi o kadar sürükleyici ki. Hem ana karaktere hem de aşık olduğu adama kızarak okumanıza rağmen bittiğinde buruk ama rahatlamış bir oh çekiyorsunuz. Yine okunması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum, bir içim su sonuçta.
Dikkat "spoiler"!!!
Şunu eklemek istiyorum, özellikle aşık olduğu adam (aşk denir mi buna?) kumar oynarken kadının kendi içinden yorumladığı ve masada olan biteni incelediği sahneler en sevdiğim kısımlardı.