Gönderi

Sanayi teknolojileri hakkında modern toplum eleştirmenleri birçok şikâyet dile getirmiştir, işçinin makinanın bir parçası konumuna düştüğü, yaptığı işin (üretimin) bütününü kavrayamadığı belirtilmiştir. Yabancılaşma kuramları, Taylorcu yahut Fordist üretim bantları içinde üretimin belirleyeni halinde değil, bant sisteminin mekanik uzantısı şeklinde tecessüm edebilen proleter zavallılığı vurgulamışlardır, işçi üretim tekniği nedeniyle ürettiği mala (ki bu teknoloji ile işçi kendi istek ve kararı olmadan dikiş makinası da üretebilir, silah da) yabancılaşmıştır. Bu yabancılaşma iki düzeyde ortaya çıkar. Üretim tekniği içinde işçinin kendini eşya gibi hissetmesi yabancılaşmanın ilk düzeyidir. Bu düzeyde işçi bir nesneyi üreterek para kazanır, bu bir güçtür. Kendini makinanın parçası olarak (eşya) 'bulması' zihnin kendini kendi dışında duyması ya da kendini kendinden başka bir şey olarak algılamasıdır. Yabancılaşmanın ikinci düzeyi, kendinden yabancılaşan bireyin emeğinden de yabancılaşması durumuna düşmesiyle belirir. Bu kez işçi ürettiği nesneyi başkasına kaptırarak o nesnenin karşısına güç olarak çıkışı ile yoksullaşmaya yani köleleşmeye uğrar. Ürettikçe sermayenin gücünün arttığını gören işçi giderek şeylikten köleleşmeye uzanan başkalaşma tavrı geliştirir. Yabancılaşmış yani bozulmuş kişi, ancak hayvanî isteklerini gidererek ve çalışmayarak rahata erer.
Sayfa 124 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
46 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.