Yaşamının son günlerinde sonunda en büyük hayalini gerçekleştirmişti: canı ne zaman isterse ve istediği süre boyunca, her şeyini vererek tüm yüreğiyle, tüm ruhuyla piyano çalmak. Tek dinleyicisinin genç bir şizofren olması önemli değildi; delikanlı müziği anlıyor gibiydi, önemli olan da buydu.