Eskiden ibadet, bir müezzin efendinin hoparlörsüz okuduğu ezanla ve mahalle imamının imametiyle sürer giderdi… Mahalle mescitleri, insan sesiyle okunan ezanın duyabileceği mesafede yapılırdı. Araları en çok birkaç yüz metre. Böylece ibadeti kolaylaştırmak ve teşvik etmek ön plandaydı.