Gönderi

Bir subay hatıratı olan bu eser, tarihsel bir vesika olarak değerlendirilir. Zira yazıldığı dönemde, muhtevasına ait karakterler; sonraki dönemde olduğu kadar politik karakterler olmadığından ve eserin yazılış maksadının bir eser ortaya koymak olmadığı da düşünüldüğünden objektif de kabul edilebilir. Dolayısıyla eserin muhtevasına ait bir çok anektot da aslında daha sonraki hayatlarında seçilen ideolojik yahut siyasi kararları sebebiyle yapay olarak oluşturulan bazı karakterlerin, gerçekte kim olduklarına ve ne düşündüklerine dair güçlü fikirler verir. Söz konusu Kazım Karabekir Paşa, siyasi pozisyonu hasebiyle Cumhuriyet döneminin ilk siyasi oluşumlarında muhafazakar-liberal bir profil oluşturmuştur. Ancak kendisinin Osmanlı'nın yıkılış döneminde bir ittihatçı olarak konumlandığının, hatta ittihatçılar içerisinde de yenilikçi-batıcı ve devrimci kanattan olduğunu satır aralarından yakalayabiliyoruz. Hasılı kelam bu pasaj ile Karabekir Paşayı eleştirmek yahut kınamak gayesi gütmüyoruz. Sadece Kazım Karabekir'i kastetetek "iki serhoşun karşısında islamın bayraktarı olmuştur." söyleminin aslında ne kadar politik bir çarpıtma olduğunu göstermek istiyoruz...
Muhammet İkbâl

Muhammet İkbâl

@Muhammetikbal
·
02 May 23:30
Kazım Karabekir Paşa
Kumandan masasının başına oturmuş, önüne bir bardak bira koymuştu. İçki içmeyen ve içtiği zaman çok gizli kalmasını isteyen Karabekir'in bu hali çok üzüntülü ve heyecan içinde bulunduğunu ve formaliteye aldırmaz bir duruma düştüğünü gösteriyordu.
Sayfa 262Kitabı okudu
·
269 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.