Şemsettin Sami Avrupa medeniyetine tabi olmanın tek çare olduğunu kesin bir hüküm olarak ifade ettikten sonra bu yolda ilerlemenin reçetesini şöyle açıklar; cehalet ve taassuptan kurtulmak. İslam dünyası ilerlemek medenileşmek ve tekrar güçlü olmak için taassup ve bağnazlık illetinden kurtulmalı ve yeni dünyayı tereddütsüz kucaklamalıdır."Taassup ,diyanet'in pası'dır. Pas, en âlâ çeliği pek az müddet zarfında yiyip mahvettiği gibi, taassup dahi en doğru dini lekedâr edip çürütmeye sebep olur. Dinin üzerinden taassup pasını gidermeli ki din cilâ-i hakiki ve zatîsiyle parlayıp istikbali temin olursun". Cehalet ve taassuptan kurtulmaya kim karşı çıkabilir? Mesele elbette bu değil.Sami, bu kelimelere yeni bir anlam yükleyerek aslında şu sonuca varmaktadır; Cehalet ve taassup, avrupalılaşmaya karşı çıkmaktır!