Gönderi

Fakat öpüşüyoruz. Beni öpüyor. Öpülmek o kadar güzel hissettiriyor ki, ağlayabilirim. Bir bebek gibi ağlayabilirim. Hiç kimse beni bu şekilde öpmedi; bu kadar nazik, bu kadar tatlı... Kolayca kırılabilirmişim gibi. Zarar görebilirmişim gibi. Değerliymişim gibi. Hayatım boyunca, insanların beni nasıl gördüğünü biliyorum. Her beş saniyede bir dudaklarından fışkıran fikirlerle bu ateşli kişiliği görüyorlar. Sanki korkusuz biri gibi, düzenli olarak dün- yanın dört bir tarafına seyahat eden birini görüyorlar. Kalbi onlar- ca kez parçalanmış ve aptalca tekrar tekrar âşık olmaya çalışacak cesareti olan birini görüyorlar. Ama göremedikleri şey kalbimin ne kadar kırılgan olduğu. Göstermek zorunda olduğum sevginin büyüklüğünü düşündü- ğümde ne kadar ağır olduğunu görmüyorlar. Tüm geleceğimi avuçlarının içinde tutabilme potansiyeline sahip bir adamla göz- lerim kenetlendiğinde ne kadar hızlı çarptığını görmüyorlar. Âşık olmak istiyorum. Ve sevilmek istiyorum. Ve beni böyle öpen birini istiyorum, nefes almayı unutmama neden olacak kadar yumuşak ve yavaş. Bir dakika sonra dudaklarını geri çekiyor, gözlerimiz şehvet dolu bir şaşkınlıkla buluşuyor; en azından benim açımdan. Beni öptüğü için hafifçe pembeleşen dudaklarının kenarları biraz yukarı kalkıyor. "Mutlu yıllar."
Sayfa 53
·
91 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.