Gönderi

… “Hoşuna gitti mi?” “Rüyadayım sanki.” “Artık yeter. Gidelim, hava kararmaya başlıyor.” Hava ağır ağır kararırken uzaklardaki çalılarda ağustos böcekleri yazın henüz bitmediğini müjdelercesine cırcır ediyordu. Araba kayarcasına ilerlemekteydi. “Pekâlâ. Artık bir daha bu konuşma yok. Tamam mı?” “Lafını bile etmem.” “Eve bu saatte dönünce ne mazeret uyduracağını çok merak ediyorum.” “Çoktan düşündüm bile. İncil dersine gittiğimi söyleyeceğim. Bugün perşembe değil mi?” “Seninle aşık atmak ne mümkün. Her şeye bir çözüm buluyorsun.” Bunun üstüne ona iyice sokulup başımı koluna yasladım. “Portuga!” “Hı…” “Ben senim yanından bir daha hiç ayrılmak istemiyorum, biliyor musun?” “Niye?” “Çünkü dünyanın en iyi insanı sensin. Senin yanındayken kimse bana zarar vermiyor ve kalbimde mutluluk güneş gibi parlıyor.”
Sayfa 127Kitabı okudu
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.