Kartallar uçar mı bir harâbeden
Köprülerden benim yârim geçer mi
Sen neden bu kadar güzelsin, bilmem
Taşırsın yeryüzüne ebedî tohumları
Ben ise kuruyacak bir suyun mahkûmuyum
Avuçlayıp öpüyorum kumları
Bir karadelikten bakarken hayat
Meydan okuyanlar kim bu serâba
Söyle bana hindiba...
Bir gün baktım;
Yorgunsun,
Rengin ağarmış
Bir tüy çiçeği
Söyle hiç mi sevmedin kendini?
Seni savuracak bir edepsiz rüzgar
Ya da tütün kokan bir nefes
Üfleyerek yok edecek
Tüylerin havada
Her biri ayrı bir hikâye
Hüsran, yalan, kazık...
Bu da senin davan
Yazık çok yazık!
Benim sarı hindibam !