Gönderi

Lakırdı
Erdem enflasyonu yükselmişse, erdemlilik-erdemsizlik bahsi doğal olarak dillere pelesenk olur. Erdemin hacminin kendini belli etmediği, göze fazla değmediği, yani öteki nesnelerin kalabalığında -erdemsizlik dahil- gözükmediği uzayda erdemli olmanın zorluğundan dem vurmak, şikayet etmek, erdemsizlerle hemdem olmanın dışavurumudur. Hemdem olmaklık, kişilerin, yirmi dört saate bölünmüş günün tik taklarıyla kurdukları ilişkideki ortaklık değildir. Hemdem olmaklık, zamanı algılayışta, zamanı izafi kılan statikliğin ve dinamikliğin idrakindeki ortaklıkla ilintilidir. Varlık, öteki varlıkla kaçınılmaz bir şekilde hemdemdir zaten. Bunun şuuruna müdriktir ya da değildir, bu önemsizdir ya da ikincildir. Varlık, hangi varlık ya da varlıklarla hemdem olacağına karar verebilecek iradeye sahiptir. Sınırsız iradenin altındaki muhtariyet budur. Dır'lı dir'li ifadeler niçin sevimsiz gelir? Bildirdikleri için. Oysa erdemlilik-erdemsizlik ayırımı derecelendirme, rütbelendirme, seviyelendirme meselesi değildir. Sözcüklere değil, işaret ettikileri yöne odaklanmak, yani sözden anlam çağırmak mühimdir. Aksi takdirde bir bilgenin dediği gibi kişi yön tabelasına tırmanmaya başlayabilir. Yön tabelasına ve tabelanın işaret ettiği yöne bakanların gözlerine ilk çarpacak olan şey, tabelaya tırmanıp, tabelanın işaret ettiği yönde yürümeyi bırakanlar olacaktır. Bengütaşlarda, dikilmek, doğrulmak, ayakta durmak eylemleri için "tur" sözcüğü kullanılmışsa da, -tır, -dır, -tir, -dir, -tur, -dur, -tür, -dür bildirme ekine dönüşümesi Uygurcada gözlemlenmiştir.
·
271 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.