Gönderi

Çekiç konuşuyor
“Neden bu kadar sertsin?" — demişti bir zamanlar, alelade kömür, elmasa; "Oysa biz yakın-akraba değil miyiz?" Neden bu kadar yumuşaksınız? — diye soruyorum ben size, ah kardeşlerim: yoksa — kardeşlerim değil misiniz? Neden böyle yumuşak, bu kadar uysalsınız, neden her şeye bu kadar razısınız? Neden bu kadar çok inkar ve reddediş var yüreklerinizde? Bu kadar az yazgı var bakışlarınızda? Ve yazgı olmayacak, acımasızlar olmayacaksanız: nasıl kazanacaksınız benimle birlikte — zaferi? Sertliğiniz şimşek gibi çakmak, kesmek ve deşmek istemiyorsa: günün birinde benimle birlikte nasıl — yaratacaksınız? Çünkü yaratanlar serttir. Ellerinizi, balmumuna basar gibi binlerce yılın üzerine basmayı, mutluluk olarak görmelisiniz, Binlerce yıllık istencin üzerine, madenin üzerine kazır gibi kazımayı mutluluk olarak görmelisiniz — madenden daha sert, madenden daha asil. En asil olandır yalnızca, bütünüyle sert olan. Bu yeni levhayı koyuyorum üzerinize, ey kardeşlerim: Sert olun!”
·
81 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.