Gönderi

Dinin Lüzumu
Dîn, fazîlet-i ahlâkiye dimek olduğından, ahlâksız bir millet yaşayamayacağı gibi dînsiz bir kavim de pâyidâr olamaz. Dînin gâyesi, cem'iyet-i beşeriyenin âhenk ve sa'âdet ve selâmetini te'mînden ibâretdir. İnsânlar fıtraten mahkûm-u ihtirâsât oldukları içün, onları temeyyülât-ı sefîleden, tecâvüzât-ı gayr-ı muhıkkadan alıkoyacak dîn gibi bir kayda muhtâcdırlar. Asr-ı âhîr meşâhîr-i felâsifesinden (Şopenhaur / Arthur Schopenhauer) ve (Niçe / Friedrich Nietzsche) gibi feylesoflar hayâtı, [hırs] ve [arzu] ile tefsîr itmişlerdir. Bu tefsîre göre hilkât-ı behîmîye i'tibârıyla bir hayvân-ı müfterîsden farkı olmayan efrâd-ı beşerin menviyât-ı muzırra ve ihtirâsât-ı cinâyetkârîlerini ta'dîl idecek, bunların kuvveden fi'ile çıkmasına mâni' olacak bir kuvvete ihtiyâc vardır. Bu kuvvet ancak [dîn] olabilir. Cem'iyetin âhengini kânûnlar, nizâmlar, polisler jandarmalar bu maksadı tamâmen te'mîn idemezler. Çünki polis ve jandarma ancak göz önünde cereyân idecek bir münâsebetsizligi men' veyâ bu fi'ilin vûku'undan sonra fâ'ilini yakalarsa, kânûnun pençesine teslîm idebilir. Hâlbuki cerâ'im ve cinâyâtın ekserîsi polis ve zâbıtanın nazar-ı ittılâ'ının vâsılm olamayacağı mahâllerde vûku' bulur. [Dîn] ise insânı gizli, âşikâr her dürlü fenâlıklardan men' ider. Allâh korkusı, dîn kaydı, öyle bir kuvve-i zâbıtadır ki, hiçbir ân insândan ayrılmaz. Nerede ve ne zamânda olursa olsun onı taht-ı nezâretde bulundırır. {Allâh'ın her yerde hâzır ve nâzır} olduğı akidesi şehirde köyde, ovada, dağda, kırda bayırda, velhâsıl polislerin zâbıtaların eli yetişecegi yerlerde insân ile her nev'i' cerâim ve cinâyât arasında metîn bir seddir. Kimsenin görmedigi bir yerde, bir kise altın bulan adam, bu parayı ancak (harâm) hakkındaki îmânı, azâb ve ukâb-ı rabbaniye dâir dînin ta'lîm itdigi akîde sevkiyle paranın sâhibini arar, bulur. Malını kendisine teslîm ve iâde ider. Dînsizligi ortaya atanlar bu bu vazîfe-yi vicdâniye tahmîl idiyorlar. 'Acabâ vicdân nedir? Teşrîh ve fizyoloji ilmi, vücûd-u beşerde vicdân nâmı altında bir uzv-u mahsûs göstermiyor. Dimek ki herhâlde vicdân-ı maddî ve uzvî bir şey degilmiş! O hâlde vicdânı insânın ma'neviyetinde aramak icâb idiyor. (Edmon Gotlo) felsefe lugatında vicdânı şu sûretle ta'rîf idiyor: Vicdân, iyiyi fenâdan fark temyîz itmek melekesidir. 'Acabâ neden dolayı bir adam irtikâb itdigi fenâlıkdan bilâhare nedâmet his idiyor. Ve bununla mu'azzeb oluyor? Şübhe yok ki, çocukluğundan beri aldığı terbiyeden ögrendigi şeylerden! Şu hâlde iyiyi fenâdan tefrîk itmek melekesinden ibâre olan (vicdân) terbiye-i dîniyenin insânın rûh ve dimâğında bırakdığı izlerin hey'et-i mecmu'ası dimek degil midir? Nedâmet de bunun eseri olmaz mı? Fazâ'il-i ahlâkiye ta'lîm iden bir dîn terbiyesi almayan insânlarda vicdân bulunamaz. İnsân eti yimekle zevkyâb olan vahşîler, bunun bir delîl-i mü'eddîdir. İyiyi, fenâyı, helâli, harâmı ayıbı fazîleti ta'rîf iden dîndir; takdîr iden akıldır. Bu sebebden İslâmiyet ile aklı hiçbir zamân ayırmamış, dâima berâber tutmuşdur. Meşru' olan bir fi'ili ba'zen harâm olur. Bunı takdîr idecek dînin delâletiyle akıldır. Bugün hiçbir dîne merbût olmadıklarını söyledikleri hâlde fezâil-i ahlâkiyeye ri'âyetkâr bulunan mülhidler, 'asırlardan beri terbiye-i dîniye içinde yaşamış, terbiye-i dîniye te'sîrâtı altında perverişyâb olmuş medenî cem'iyetler arasında büyüdükleri onların iyi ve fenâ hakkında ortaya koymuş oldukları esâsları ögrenmiş oldukları içündür ki, Afrika vahşîlerinin derekesine sükût itmiyorlar. Dinsizler de herhâlde dînin te'sîrâtına tâbi'dirler. Psikoloji ve tetebbu'at-ı ictimâ'iye nokta-i nazarından pek mühim olan bu mes'ele cidden şâyân-ı dikkatdir. Zât-ı ulûhiyet, sıfat-ı selbe ve icâbiye, risâlet ve haşr ve neşr gibi akâ'ide müte'allik ahkâmda dûçâr-ı iştibâh ve tereddüd olan hiçbir densiz yokdur ki, dînin insânları bağlayan en büyük bir râbıta olduğına, insânları fezâ'il-i ahlâkiyeye sevk ve fenâlıkdan men' itdigine, aheng-i ictimâ'iyenin, kitlenin dîne merbûtiyetiyle kâim olacağına kanâ'at itmiş olmasun! Genclerimiz iyice kâni' olmalıdır ki, dînsiz ve binâenaleyh ahlâksız bir cem'iyet yaşayamaz! M. Şemseddîn ❃❃☙❧❃❃☙❧❃❃
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.