Bende etki bırakan güzel eserler arasında yerini aldı..
Yakup Kadri Karaosmanoğlu nun okumuş olduğum ilk eseridir. Ne zamandır listemde olan bu kitap, özellikle harp yıllarında geçtiği için dikkatimi çekmişti. Yazarın okuduğum ilk kitabı olduğundan nasıl bir esere başladığımı tahmin edemedim ama okuduğum ilk andan itibaren akıcılığı ve hikayesi ile beni içine çekmeyi başardı.
Aynı anda birden çok kitap okumama rağmen, diğer kitapları elime almak istemedim. Zaten günlük tarzında yazılmış olduğu için hikayenin içine girmemek elde değil.
Kitapta Mustafa Kemal Atatürk'e kısım kısım değinilmesi ve edilen her cümlenin vurucu bir etkisi olması da gözümden kaçmadı.
Baş kahramanımız savaş sonrası gazi düşmüş bir subay. Kendini bilmediği bir diyara, vatanın köy kesiminden geldiğini inandığı için ücra bir köye atmış olan bir asker. Bir kolunu kaybetmiş ama yüreğini harp meydanında bırakmış bir Kemalist.
Uzaktan bakınca, köylü kesimin ve hayatlarının özenilesi şey olduğunu düşünmüş ve içlerine girince aslında aydın kesim ile köylü kesimin aralarındaki uçurumu fark etmiş, kendini ne kadar çabalarsa çabalasın empoze ettirememis bir
Yaban 'ın öyküsü..
Ben kitabı çok sevdim, sırada başka eserlerini okumak var. Sevgili