Gönderi

Fakat, fizik gerçekliklere takılıp kalan ve ondan ötesine bakmayan, yani hikmet'e yükselemeyen bilim ve felsefe, ruhu kuşku, gurur ya da inkar bataklıklarına saplar. Oysa, tevazu içindeki ruh, gerçeği araştırma aşkını, bir noktadan sonra, rahmani bir teslimiyetle birleştirip, iman çekirdeğinde eritebilir. Böylece, akıl hamlığını yitirerek, Tanri aşkıyla karılıp cezbeden, manevi sarhoşluktan nasipli bir akıl olur.
Sayfa 71
·
51 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.