"Öfkelisin sevgilim, hırçınsın, biliyorum bunları. Çünkü sen ince düşünen birisisin, değerlisin, hassassın. Hak ver onlara. Herkes yönünü bulamıyor senin denizlerinde. Senin dalgalarını anlayamıyor onlar. Oysa sen onlara ne güzel geliyorsun. Dalgalarınla, denizlerinden getirdiğin parıltılarını, onların sahillerine saçıyorsun. Onlar bunun ne kadar değerli bir şey olduğunu fark edemiyorlar.
Onlar seni anlamıyorlar sevgilim. Onlar sendeki bu yüce ruhu göremiyorlar. Ondandır bu senin tahammülsüzlüğün. Ondandır bu incinmişliğin, ondandır bu hayal kırıklığın. Fakat sen en derin denizlerdeki hoyrat bir istiridyenin içindeki incisin. Ben buna bütün bir kalbimle inanıyorum. Ben senin değerli bir hazine olduğunu hissediyorum. Ben seni seviyorum, önemsiyorum.
Ben senin denizlerini aşacağım sevgilim, sana ulaşacağım. Fırtınalar çıkacak, bazen dalgalarla boğuşacağım, bazense onların keyfini çıkaracağım. Bütün bunları kimse bilmeyecek. Verdiğim mücadeleleri kimse görmeyecek. Fakat ben gemimi limana yanaştırmasını başaracağım. Yolculuğum tamamlandığında yanımda sen de olacaksın. Dahası biliyorum ki bu yolculuğun bir yerinde zaten sende benimle geliyor olmuş olacaksın."
- Jack Brighty's Love Crescent Moon