Sana bu mektubu bir gece yarısında yazıyorum
Azatlığın zirvesinde sohbete dalmış yıldızlar
Zühre bir şarkı tutturmuş Bâbil'den kalan
Zavallı dünya habersiz, zavallı dünya sağır
Bir Hârût'la Mârût,(*) bir de ben dinliyorum.
Derken kayıp gidiyor yıldızlardan birisi
Bir intikam fişeği gibi
saplanıyor karanlığın karnına
Senin namına yıldızları kıskanıyorım.
Kim bilir kaç ışık yılı uzakta…