Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

317 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Yer altında bulunan doğal kaynaklar ve karbon stoku 1800'li yıllara kadar kararlı ve dengeliydi. Ortalama sıcaklık 13,5 dereceydi. Sanayi devriminden sonra dünyamızın görünüşü, doğası, yaşam şeklimiz, hayat felsefemiz, zenginlik edinme şeklimiz, enerji kaynaklarımız her şey değişti. Bugün ortalama sıcaklık 14,5 derece seviyelerinde ve her geçen gün artmaya devam ediyor. Küresel ısınma kavramı birkaç on yıldır gündemimizi meşgul ediyor. Forumlar, anlaşmalar yapılıyor, karbon piyasaları kuruluyor, yeni teknolojiler geliştiriliyor. Verimlilik her geçen gün artarken, tükettiğimiz enerji de artmaya devam ediyor. Bu enerji açığını kapatmaya çalışıyoruz fakat bunu yaparken de kârların azalmasını da istemiyoruz. Çevre dostu olmak, doğayı korumak maliyetli. Biz bu maliyete katlanmak yerine, daha fazla para kazanmayı tercih ediyoruz. Fosil yakıtlar karbon salınımını arttırdığı için sera etkisi nedeniyle dünyamızın ısınmasına sebep oluyor. Nükleer enerji her ne kadar karbon salınımı yapmasa da tehlikeli olduğu için tercih edilmiyor. Aslında tehlikeli olan nükleer enerji değil, insanoğlunun ihmalkâr olma olasılığı. Yenilebilir enerji kaynaklarına gelecek olursak; dünyanın farklı bölgelerine dengesiz dağılmış. Bunları bir araya getirip depolamak oldukça zor ve maliyetli. Rüzgar enerjisi kararsız, güneşlenme süreleri her yerde farklı. Jeotermal kaynaklarına da yeşil enerji desek de; aslında kullanılabilir verimli tarım arazilerini kirletiyor veya faydalanılmasını engelliyor. Topraktaki mineralleri öldürüyor. Sondaj cihazları ile, kurulan santraller ile arazileri işgal ediyor. Aslında işin özü şu olabilirdi. İnsanoğlu olarak para kazanma ve kâr elde etme güdümüzü dizginlesek; enerji tüketimimizi azaltsak, 7/24 yaşayan bir toplum yerine yavaşlayan ve arada dinlenen bir toplum inşa etsek. Doğaya geri döndürülemez zararlar vermekten vazgeçsek. Sorunlarımızı savaşmak yerine müzakere ile çözebilsek. Bir yerden bir yere gidebilmek için araba kullanımını azaltıp topla taşımaları tercih etsek, toplumsal statü anlayışlarımızı değiştirip minimalist ve sade bir yaşam tercih edebilsek. Belki bugün daha güzel bir dünyada yaşayabiliriz.
Yeşil Paradoks
Yeşil ParadoksHans-Werner Sinn · Koç Üniversitesi Yayınları · 201618 okunma
·
81 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.