Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"Okulda verilen ahlaki eğitimle, dünyanın kuralları arasında bir uçurum olduğunu büyüdükçe daha iyi anladım. Okulda öğretilen ahlaki değerlere sıkı sıkıya bağlı kalan biri alay konusu olur. Antika diye isim takarlar. İşinde de ilerleyemez, beş parasız kalır. Hiç yalan söylemeyen biri var mı acaba? Eğer varsa hayatının sonuna kadar yenilenlerden olacağı kesin. Benim akrabalarım arasında da doğru davranışlar sergileyen, sarsılmaz inancına bağlı, idealleri peşinde ko şan, işte tam da o hakiki anlamda yaşıyor denebilecek biri var ama akrabalarımın hepsi onunla dalga geçiyor. Ona salak muamelesi yapıyorlar. Ben hiç öyle salak muamelesi görüp, yenileceğimi bile bile anneme ve diğer herkese karşı çıkma pahasına kendi düşüncelerimde israr edemem. Korkarım. Küçükken, kendi hislerimin başkalarınınkinden tamamen farklı olduğu bir konuda anneme, “Neden böyle?" diye sormuştum. Annem bir-iki sözle geçiştirip kızmıştı. "Deli misin, saçmalama!" deyip üzülmüştü. Babama da söylemiştim. Babam cevap vermeden gülmüştü. Sonrasında an neme, “Diğerlerinden farklı bir çocuk,” demiş. Büyüdükçe ürkekliğim daha da arttı. Kendime elbise dikerken bile kim ne der diye düşünür oldum. Kendi karakterim diyebileceğim bir şeyi aslında gizliden gizliye sevdiğim, sevmeye devam etmek istediğim halde bunu kendi üzerimde somutlaştırmak korku verici. İnsanların onayladığı bir kız olmak istiyorum hep. Bir sürü kişiyle bir araya gelince hemen nasıl da dalkavuklaşıyorum. Ağzıma almak bile istemediğim sözleri, kendi hislerimden çok uzak şeyleri yalandan söyleyip duruyorum. İşime böyle geleceği için, işime geleceğini düşündüğüm için. Bundan hiç hoşlanmıyorum. Bir an önce şu ahlak kurallarının baştan aşağı değişeceği gün gelse keşke."
·
46 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.