Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yandan Çarklı
…öyle pis bir zaman ki. Elde on para yok. Yer demir, gök bakır. Kar dersen diz boyu. Sobamız oldu bitti yok. Kömürü köcürmüden kiloyla alırız. Sermayeyi kediye yükleyince onu da alamaz olduk. Vay anam vay! Açlık bir yandan, soğuk bir yandan. Çocuklar sızlanırlar. Karı, fıkara karı öteye döner ağlar... Baktım olacak gibi değil, ben de boynumu büküp ağlayacak değilim ya! Fırladım sokağa. Bir tipi, bir tipi. Sulu sepken. İçim kararmış kış havası gibi. Hırsızlık edemem, para için her kalıba girip adam boğazlayamam. Peki ne yapacağım bu havada? Kös kös giderken, sokağın nihayetinde, şoo apartuman yok mu? Krem renk boyalı? Ermeniler oturur orda. Bizim bir madam var, sizden iyi olmasın, çok iyi insandır. Allah son nefesinde hak dinine getirsin, o sulusepkende beni aramaya çıkmış meğer. Tesadüf işte. Aman usta dedi, yolumu satın aldın, var ol, yaşa. Hayrola madam dedim. Dedi hayır. Bizim Kadıköy'deki tanıdıkların sıva, badana işleri var, seni arıyordum. Gider misin? Gider misin ne demek madamcığım? Sen işten haber ver. Cehenneme bile giderim, dedim. Adres verdi, aldım, ver elini Kadiköy. Buldum adresi. Bastım zile. Açtılar. Girdim, beni salona aldılar. Çini soba gürül gürül yanıyor. İnsanın gavuru, müslümanı olmuyor arkadaş. İnsanın insanı insan oluyor! Evlerinin duvarları sıva, badana yapılacakmış. Ne istersin dediler. Ben istedim üç; onlar verdiler dört, beş. Bir ellilik avansı alınca evden nasıl çıkıyorum, yani topun ağzından fırlamış mermi gibi! Karmış, sulu sepkenmiş. Haydi bir vapur, doğru bizim semte. Ulan kömürcü tart on kilo kömür! Bakkal, ver ordan pastırma, sucuk, ekmek! Kasap, tart bir kilo et! Bir şişe şarap da uydurdum mu… O gece görmeliydin bizim evi. Mangalda ateş nar mı nar, duvarlar gülüyor mu gülüyor, çocukların yüzüne kan mı geldi kan! Ver kız şu tepsiyi, alamadın, veremedin gece yarısına kadar!”p
Sayfa 74 - Barış Yayınları, 1. Baskı (1966)Kitabı okudu
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.