Ben sizin gibi düşünmüyorum. Büyük beklentilerle de gayet okunabilir bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Sebebi -------------------------------
Pedagojik bir eğitimi olmayan ebeveynlerin, adeta bir doğal seçilime yön vermek konusundaki yeni yöntemiymiş gibi, çocuğu hayata karşı tam bir savaşçı olarak yetiştirme arzusundalar. 'Zekası üstün olsun ama sanatçı olmasın, güçlü olsun ama hoşgörülü olmasa da olur' gibi bir bilinçsizlik içerisinde yetiştiriliyor çocuklar. Bu konuyu çok doğru bir biçimde ele aldığını düşünüyorum.
Bir diğer husus çocukların büyütülme tarzlarında ödül ve ceza sisteminin kusurlarını daha iyi kavradım bu kitap sayesinde. Takdir görme ve toplum tarafından kabul edilmek için anlamsız çırpınışlarımızı, çok doğru tespitlerle temellendiriyor.
Yine en çok hoşuma giden kısımlardan biri de "cinsiyetin bastırılması ve cinsel kimliğin inşa edilememesi yüzünden kişinin gelecekte nasıl büyük sorunlar" kısmıydı. Burada da doğru tespitler bulunduğunu düşünüyorum.
Genel olarak özetlemek gerekirse; geçmişten gelen ve doğru olduğu inancıyla öğretilen bir çok konuda kendimizi gelistirirsek, doğru bir karakter inşa edebilirmişiz yargısını tümden kırdı benim açımdan. Birey olmak için zeki, çalışkan ve takdir gören sevilen biri olmak yadsınamaz bir gerçek ve fakat yeterli değil. 'Birey olmak' duyguların bastırılmasıyla elde edilebilir bir kimlik değildir. Bu kitabı özel kılan durum ise bu sorunların tespiti ve bu durumları yaşayan tek kişilerin bizler olmadığını göstermesidir kanaatimce.