Gönderi

Birden gülümsedi İvan Fyodoroviç, ayağa kalktı. Şapkası elindeydi. Yüzünde Alyoşa'nın daha önce hiç görmediği bir görünüm vardı: Gençliğe özgü bir içtenlik, güçlü bir duygululuktu bu. - Yanılıyorsun, Alyoşacığım! dedi. Katerina İvanovna hiçbir zaman sevmedi beni! Aşkımdan ona hiç söz etmediğim halde kendisini sevdiğimi ilk günden beri biliyor, ama sevmedi beni. Dostu da olamadım hiç. Bir gün bile dost bilmedi beni: Mağrur bayanın dostluğuma gereksinimi yoktu. Sürekli eziyet etmek için yanında bulunduruyordu beni. Ta baştan beri Dimitri'den gördüğü hakaretlerin öcünü benden alıyordu... Çünkü ilk görüşmelerini bile bir hakaret saymıştır kendisine, unutmamıştır. Böyle bir yüreği vardır işte! Her gün Dimitri'ye olan aşkından söz etti bana. Artık gidiyorum, Katerina İvanovna, uzaklaşıyorum sizden. Ama şunu bilesiniz ki gerçekten yalnız Dimitri'yi seviyorsunuz. Size ne denli hakaret ederse siz de o denli çok seviyorsunuz onu. Acınız bu işte... Olduğu gibi seviyorsunuz onu, size ettiği hakaretleriyle. Düzelse hemen bırakırsınız onu, aşkınız söner. Ama üstün bağlılığınızı görmeniz, size ihanet ettiğini başına kakmanız için gereklidir size Dimitri. Bütün bunlar gururunuzdan ileri geliyor. Ah, pek çok küçük düşme, ezilme var burada, ama bütün bunlar gururdandır...
Sayfa 276 - İletişim Yayınları
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.