aburcubur
Hall’un çalışmasında aşırı işlenmiş yiyeceklerden ve doğal gıdalardan oluşan iki diyette kullanılan lifler arasında da farklılıklar
bulunuyordu. Her iki diyet de toplamda aynı lif miktarına
sahipken, doğal gıda diyetindeki lifler çoğunlukla meyve, sebze
ve kepekli tahıllardan elde edilen çözünmeyen liflerdendi.
Aşırı işlenmiş gıda diyetinde ise katılımcıların içeceklerine takviye çözünür lif eklendi. Çünkü bu yöntem lif eklemenin en kolay ve en lezzetli yoluydu. Çözünür ve çözünmeyen liflerin her ikisinin de bizim için faydalı olduğu düşünülse de sindirim sistemi ve bağırsak bakterilerimiz üzerinde farklı etkileri bulunuyor. San Francisco California Üniversitesinde obezite doktoru
ve araştırmacı olan Robert Lustig, insanların sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomuna sahip olmak için diyetlerinde her iki lif türüne de ihtiyacı olduğunu söylüyor.
Kaynak: bvt ağustos 2021
·
109 görüntüleme
Buradan anlaşılacak olan, tek yönlü beslenmemek. İnsanlarda bir karbonhidrat karşıtlığı var köktenci bir biçimde. Önemli olan her besin türünden dengeli olarak tüketmek. Ama insanlar her şeyde olduğu gibi bunda da abartıya kaçıyorlar.
Karbonhidrat karşıtlığı çok saçma vücut enerji olarak ne kullanacak ki. Dediğine katılıyorum önemli olan alman gereken makro mikroları takip edip sağlıklı dengeli bir şekilde beslenmek. Amerikada bir adam jelibon şeklinde multivitamin paketini komple yemiş hastanelik olmuştu o aklıma geldi.
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.