Gönderi

"Şevkini kırmayım ya deli oğlan" dedi. "Bu zor bir iştir. İki kürekte, iki kazma sallamada kolların durur. Hele sabahtan ak­şama kadar, mahvolursun. Bilmem ama, dayanabilir misin?" Ustaya: "Dayanırım" dedim. Usta Emiş Bacıyı işaret etti, usulca: "Duymasın, üzülür" dedi. "Duyurmayalım" dedim. Yatsıya doğru Ustalardan ayrıldım. Anama nasıl söyleyece­ğim, ark işinde çalıştığımı? Kıyameti koparır. Koca Saclığın oğlu ark amelesi de olur muymuş, diye basar çığlığı. Söylemerneğe karar verdim. Bir iş buldum derim ama, işçi­lerin başında katiplik işi. Gece, anam uyumamış beni bekliyordu. "İş buldum" dedim. "Bir katiplik işi. Çete Mustafa ark kaz­ dırıyor. Çok işçi geliyor dağlardan. Onların hesaplarını tutaca­ğım." Anam sevincinden ağlamaya başladı. "İşte," dedi, "bu katiplikten kazandığını hiç eve getirme. Hepsini hepsini fıkaralara ver. Ben sana hiçbir şey der miyim? İşte fıkaralara böyle yardım edilir."
Sayfa 23 - Yapı Kredi Yayınları
·
40 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.