#OsmanAkdere yer, zaman, mekan fark etmeden haksızlığa uğrayan, susturulan, eğitim hakkı elinden alınan, kimi seveceğine bile başkalarının karar verdiği, aileden başlayarak toplumda bile söz hakkı olmayan kadınların yaşadıklarını, hissettiklerini, içlerinde kopan fırtınaları ve herkesin sağır olduğu sessiz çığlıklarını #ÇırpınanKadın kitabında gözler önüne sermiş.
Bunlar o kadar can acıtıyor ki, kitabın sayfalarında bu yaşananlara yazarımız bile isyan etmiş. Onun bu yazdıklarını okurken kendi içinizden dökülenlere tercüman olduğunu hissedeceksiniz.
Gülnaz, küçüklüğünden itibaren yaşadığı haksızlıkların içinde var olmak için çırpınan genç bir kadındır. Babasının annesini gözünün önünde katletmesini atlatamadan Raşid Ağanın oğlu ile evlenmek zorunda kalır. Çünkü o toprak ağasıdır ve onun sözü emirdir.
Gülnaz'ın asıl esareti ağa evinde başlar. Kocası reşit olmayan bir kız çocuğuna zarar vermesi üzerine hapse girer. Raşid Ağa da onca karısının içinde Gülnaz'a göz diker. Onun tacizlerine dayanamayan Gülnaz, küçük kızını arkasında bırakarak İstanbul'a kaçar. Tabii bu artık namus meselesi olur ve temizlenmesi gerekir. Raşid Ağa küçük oğlu Bedran'a daha az ceza alır düşüncesi ile Gülnaz'ın infaz görevini verir.
Artık aile içi bu çarpık ilişkilere ve haksız ölümlere dur demek isteyen Gülnaz ve Bedran'ın neler yaşadığını sizler de okumalısınız.