Gönderi

Dünya başlangıçta oldukça sıcaktı ve bir atmosfere sahip değildi. Zaman geçtikçe soğumaya başladı ve kayalardan gelen gazların salınımıyla bir atmosfer elde etti. Bu ilk atmosfer bizim hayatta kalabileceğimiz türden değildi. Zira oksijen içermeyip bizim için zehir olabilecek hidrojen sülfit gibi pek çok diğer gazı içinde barındırmaktaydı. Gelgelelim bu koşullar altında gelişebilecek başka ilkel yaşam formları mevcuttur. Bu yaşam formlarının, muhtemelen atomların makromolekül adı verilen büyük yapılar halinde birleşimlerinin bir sonucu olarak okyanuslarda geliştiği düşünülüyor, ki makromoleküller okyanustaki diğer atomları da benzer yapılar halinde bir araya getirebiliyordu. Böylece makromoleküller kendilerini yeniden üretip çoğaltıyordu. Bu yolla gitgide daha karmaşık yapılardaki kendini yeniden üreten organizmaların evrim süreci başlar. İlk yaşam formları hidrojen sülfit de dahil olmak üzere çeşitli maddeleri tüketir ve dışarı oksijen salardı. Bu, giderek atmosferin yapısını değiştirip bugünkü haline gelmesini sağladı ve balıklar, sürüngenler, memeliler ve en nihayetinde insan ırkı gibi daha yüksek yaşam formlarının gelişmesine olanak tanıdı.
Sayfa 159
·
80 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.