Gönderi

Zeki ve kurnaz bir adam olan Stalin, Müttefiklerin Sovyetler Birliği hakkındaki nicedir süren çekincelerini bir kenara bırakamayacaklarını hızla fark edip, Almanlarla savaşacak dostlar edinemiyorsa, Hitler'le uzlaşmaktan başka çaresi olmadığı sonucuna vardı. Müttefiklerle müzakereye devam eden Stalin, bir yandan da gizlice Nazilerle masaya oturdu. Bu müzakereler hızla meyvesini verecekti. Polonya'ya girmeye hevesli olan Almanya'nın, Sovyetlerin Polonya'nın yardımına gelmeyeceğinden emin olması lazımdı. Stalin, Polonya'nın yıkımından pay almak ve Sovyetlerin Baltık'taki pozisyonunu pekiştirmek için bu fırsatı kullanmak istiyordu. Zaman kaybetmeyen iki diktatör, 22 Ağustos 1939'da imzaladıkları gizli bir antlaşmayla Doğu Avrupa'yı aralarında taksim etti. Polonya'yı ortadan ikiye bölecekler ve ardından Sovyetler; Letonya, Estonya, Litvanya ve Finlandiya'da nüfuzunu genişletmekte özgür olacaktı. Polonya'nın ortadan kalkmasıyla Hitler de Sovyet müdahalesinden korkmaksızın Fransa'yla savaşabilecekti.
Sayfa 24 - Kronik Kitap 1. BaskıKitabı okuyor
·
91 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.