1970'lerin sonlarında pornografi Türkiye'de en parlak günlerini yaşarken, lezbiyenlik 'seks komedisi' adı altında çekilen filmlerle sömürülmüş, ancak 1990'ların başlarına dek bu konuda ciddi filmler çekilmemiştir. Atıf Yılmaz, Düş Gezginleriyle (1992) Türk sinemasında ilk defa gerçekçi lezbiyen filmi çeken yönetmen olarak kabul edilir. Bu noktada, onun daha önce, 1963 yılında iki kadını dudak dudağa öpüşürken gösterdiği Iki Gemi Yan Yana ve dejenere olmuş bir toplumda kimlik arayışına girip aradıklarını birbirlerinde bulan kadınların erotik fantezilerini anlattığı Dul Bir Kadın (1985) filmleriyle de bu konuyu denemiş olduğu hatırlanmalıdır.