"Hiçbir toplum, âdet korkusunu İbraniler kadar takıntı haline getirmedi. Âdet döneminde kadınların ve onların dokunduğu şeylerin temiz olmadığını buyuran Tevrat, bu kirliliği, “âdet gören kadınların dokundukları erkeklerin dokundukları şeyleri” de içerecek şekilde genişletti. Sözgelimi eğer bir adam, âdet dönemindeki bir kadınla “yatar” ve sonra başka bir yatakta uyursa, bu yatak kirlenir. Tevrat, aynı zamanda kadının âdet döneminin sonunda iki kumru veya güvercini adak olarak din adamına getirmesini emreder. Kuşlar kesilene kadar, kadının yaşadığı toplumdaki -kocası dahil- herkesten uzak durması gerekir. Kanama ne zaman durursa dursun, kadınlara âdet döneminin başlamasından sonraki yedi gün dokunulmazdı.
Yahudi yasasının sonraki versiyonları, kadınların on beş gün boyunca “kirli” olduğunu beyan edip onlardan kocalarının yatağına dönmeden önce bir ritüel olarak yıkanmalarını ister ve cinsel ilişkiye girmeden önce bezle kan kontrolü yapmalarını emrederdi. Bu yasaların ihlali, erkekler ve kadınların tutuklanmasını ve en azından teoride ölüm cezasına çarptırılmasını öngörürdü."