Gönderi

"... gece, iyice bastırmıştı. Artık kuru çam yapraklarının üstünde yürüyorlardı. Havada hafif bir siş vardı; daha tepede soluk bir ay parlıyor, ortalığı şöyle böyle aydınlatıyordu. Gerçek olarak bildiğimiz kesin çizgilerin hiçbiri görünmüyordu. Ağaç gövdeleri o kapkara sütunlar değil, birer yumuşak, maddesiz gölgeden ibaretti. Çalıların uçları, karanlık içinde garip bir ışıkla yanıyormuş gibiydi. Hayaletler, insanları akıllarına bile getirmeden serbest dolaşabilirlerdi; çünkü -bunu hissetmemek için çok aptal olmalı- gecenin kendisi perilerle dolu, en küçük noktasına kadar büyü taşıyordu."
·
52 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.