Onlar, uğruna ölünecek sevgililer buldukları için bahtiyar idiler ve belki bir gün sevgili de beni sever umudunu içlerinde durmadan büyütüyorlardı. Oysa aşk, iki kişi arasında asla eşitlenmeyen bir şeydir. Allah, aşığın uğraştığı sevgiyi maşuka vermemiştir. Bunun içindir ki aşıklar, ya kendilerine verilen derdin aynısının sevgiliye de verilmesi ya da sevgilideki vurdumduymazlığının aynısı ile kendilerine de ihsanda bulunması için yakarır dururlar: "Allah'ım ya içimdeki derdin birazcığını ona ver yahut onun aldırışsızlığından bir nebzecik bana."