Sokakta yürürken kafasını kaldırıp da kimseye bakmıyordu. Yanlışlıkla da olsa güzel bir kızla göz göze gelse, Zeynep'e ihanet etmiş gibi hissediyor ve o gün kendini cezalandırıyordu. Bu yüzden yolda yürürken kafasını yerden hiç kaldırmıyor, hep kaldırımlara bakıyordu. Bu aşk onun bünyesini bile etkiler olmuştu. Eğer çok acıkmışsa aklına Zeynep'i getiriyor, açlığını bile unutuyordu. Onu hayatta Zeynep'sizlik kadar hiçbir şey üzemezdi. Onun dışındaki tüm acılar teferruattı.