Grant vuruşlarını sürdürürken Stephanie inleyerek başını arkaya attı.
Sanki dışarıdan başkasını izliyormuş gibi, Grant hayatının son seksini yaparmışçasına ona saldırıyordu.
Kadının coşkusu onu da ateşlemişti, başını eğerek göğüs ucunu ağzına aldı, bütün heyecanına karşın
dikkatle emmeye başladı. “Daha sert,” dedi Stephanie, onu şaşırtarak. “Hangisini?”
“İkisini der
Grant göğüs ucunu ısırırken vuruşlarını da hızlandırdı, yatak altlarında inliyordu.
Bu kez gelirken Stephanie uzun, ince bir çığlık attı, Grant’in aletinin etrafındaki bütün kasları olanca
gücüyle sıkarak ona da kendisiyle aynı yoğunlukta orgazm yaşattı. Grant sanki birkaç dakika önce boşalan
kendisi değilmiş gibi bir kez daha zirveye ulaştı.
“Aman Tanrım,” dedi Stephanie güçlükle soluyarak. “Bu inanılmazdık
Prezervatiften kurtulan Grant, otobüs çarpmış gibi hissederek Stephanie’nin göğsüne uzandı. “İfade
edebilmek imkânsız,” dedi, bir kez daha leziz göğüs ucunun tadına bakmak için dilini uzattı. “İlk kez
yaptığımızda en güzel yerleri kaçırdığım için çok üzgünüm.”
Stephanie hafifçe kıkırdadı, parmaklarını sevgiyle Grant’in saçlarının arasından geçirdi. Grant bir kez
daha serseme dönmüştü. Kadın tam bir çelişkiler yumağıydı, onun Stephanie’si sevişmenin tam ortasında
emirler yağdırırken bir dakika son-rasında onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Onun Stephanie’si mi? Oha, bu düşünce nereden aklına gelmişti?
“İnan bana, senin tam katılımınla çok daha güzeldi.”