Gönderi

Geçmişim bıçak gibi boğazıma saplanmaya başlamıştı. Boğazımda oluşan düğüm canımı yakıyordu. Hep mi böyle olacaktı? Geçmişin acısı bu hassas kalbime hep mi bu acıyı hissettirecekti? Geçer miydi bu acı bir gün. Kendiliğinden geçeceğini düşünmeyi çoktan bırakmıştım. Belki bir gün yaralarımı üfleyip üstlerine yama yapabilecek bir prens çıkacaktı karşıma. Acılarını dindirecek onlar yerine güzel anılara getirecek olan Prensini bekliyordu küçük kız. Uyanmak için öpülmeyi bekleyen pamuk prenses gibi çaresizce bekliyordu..
·
275 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.